22 Ağustos 2007 Çarşamba

vecize-i alıntı

"Bu ne sıcak yaa! Don giymek zoruma gidiyo şerefsizim!" => E-5 ten Maltepe içi Kartal minibüs şoförgeni.

"Adam olmadan cin çarpmayın!" => Bir arkadaşın kaldığı yurdun kapı görevlisi, arkadaşı uyarıyor.

"Hocam sizde windows xp surplus iki var mı?" =>Yeditepe Üniversitesi montaj labında bir kukucan, service pack 2 cdsi sorarken.

"Tabii koyarım, ama sen benim sonuçta ne üniversite arkadaşımsın, ne bölüm. Hatta tanışmıyoruz bile. Ama sen sonuçta insansın. Bu yüzden sana yardım edicem..." => Kendisinden trende, yukarıya çanta koyması istenmiş dişican.

"Lamborcini, lamborcini.. şuut ve gool..." =>Caddebostan sahilinde bir ağacın üstüne tünemiş 5-6 yaşlarında bir çocuğun denizden bir sürat teknesinin geçmesinin hemen ardından bağırışları.

''Lütfen çimlere basınız!'' => İzmit Seka Park'ta bir tabela.

"Dikkat! Hassas Konuşan Tartıdır." => Kadıköy'de bir hassas kantar uyarısı.

"Hiç mi yok?" => Komşumuz, "Mehmet'in telefonu sende var mı?' sorusuna "Yok!" cevabını aldıktan sonra.

"Beyciğim Sokak" => Kadıköy Hasanpaşa'da bir sokak tabelası.

Takıntı

Herhangi bir yerden alışveriş yaptığınızda paranın üstü elli bin, yüz bin gibi az bir miktar olduğunda paranın üstünü beklemekle, beklemeden mekanı terk etmek arasında kararsız kalır mısınız? Paranın üstünü beklediğinizde insanların hakkınızda "cimri" yorumunu yapacağını düşünür müsünüz? Almadığınızda ise "ya bir gün bu paraya çok ihtiyacım olursa..." diye takılır kalır mısınız?

Minibüste ya da market kasasında parayı alan ile veren arasında meydana gelen "50 bin lira bozuğunuz var mıydı?" sıkıntısına haricen müdahil olup, "ulan kabul etseler, ben versem de şu elli bin lirayı, iş uzamasa..." diye aklınızdan geçirdiğiniz olur mu?


Bir şeye bakmak için ansiklopediyi açtığınızda, aradığınız şeye gelene kadar, size ilginç gelen bir sürü maddeye göz atar, bir süre sonra ansiklopediyi neye bakmak için açtığınızı unutur musunuz?

Maç özetlerini anlatan spiker bir ataktan önce atağın dakikasını söylerse, bu atağın golle biteceğini düşünür müsünüz? Şayet gol olmazsa "spiker kesin maçı izlememiş" düşüncesine kapılır mısınız?

Film izlerken duygulu bir sahnede esnerseniz, gözleriniz yaşardığı için ortamda diğer film izleyenlerin, sizi çok duygusal sanacağından korkup panik olur musunuz, "esnediğim için gözlerim yaşardı" deme zorunluluğu hisseder misiniz?

Düşünmemeyi düşünür müsünüz? Düşünmemeye çalışırken "düşünmemeye çalışmayı" düşünür müsünüz? Düşünmemeye çalışmamayı düşünmemeye çalışırken "düşünmemeye çalışmayı düşünme" diye düşünür müsünüz? Sonra düşünmeden duramadığınızı düşünür müsünüz?

Bir soru sormak istediğinizde "niye", "niçin" ya da "neden" diye mi sorsam acaba diye dakikalarca düşünür müsünüz? Eğer karar veremediyseniz, soruyu sormaktan vazgeçer misiniz?

Bir "sitcom" seyrederken gülme efektinin olmadığı yerlerde gülmeye çalışır mısınız?

Her gün kullandığınız cisimleri televizyonda gördüğünüz kişilere benzetir misiniz? (Örn: Bir çay kaşığının sapını Trt’nin eski spor spikerlerine...) Bunu başka insanlara anlattığınızda şayet olaya anlam veremiyorlarsa ya da "ne alakası var!" diyorlarsa bu benzerliği nasıl olur da fark etmediklerine şaşırır mısınız?

Yürüyerek çok sıklıkla ve çok uzun zamandır geçtiğiniz bir yerde (örn: okul koridoru) basmadığınız bir nokta kalmış mıdır diye düşünür müsünüz? Basılmadık yer kalmasın diye her gün koridorun başka yerinden yürür müsünüz? Bunun sonucunda kendinizi koridorun köşesine basmaya çalışırken bulunca "n'apıyorum lan" diyip sonunda kafayı sıyırdığınıza kanaat getirir misiniz?


Çakmak çakarken ilkinde nasılsa yanmaz diye hemen ikinci kez çakar mısınız? Bunu yaparken ilkinde yandığını ve ikincide yanmadığını gördüğünüzde sinir olur musunuz?

Süpermarket ortamında, kadife pantolon ya da başka sebeplerden dolayı vücudunuzun elektriklenmesini ve alışveriş arabasına her değdiğinizde minik çapta çarpılmalar yaşamayı engellemek için "bitkiler" bölümüne gidip elinizi saksıların içindeki toprağa değdirerek topraklama yapar mısınız?

Kahvaltı için telefonla eve ekmek isteyip, tuvalete girmeniz gerektiğinde "şimdi kapı çalar" diye bekler misiniz? Geciken ekmeğe ve gereksiz bekleyişinize sinirlenip tuvalete yönelir, sonra bu kadar bekledim yazık olmasın bari diye kapıdan geri döner misiniz? Kapı çalınca saate bakıp, işe geç kaldığınızı anlayıp bakkal çırağına hiddetlenir misiniz? Kapıyı o hiddetle açıp, bir tek ekmek için çırağın sabahın köründe sizin yürümeye üşendiğiniz yolu yürüdüğünü düşünüp utanır, çırağı yüklü bir bahşişle gönderir misiniz?

Bir kapıyı açarken ilk denediğiniz anahtar kilide uyduğunda garip bir sevinç duyar mısınız? Ya da tam aksi olduğunda gereksiz yere mutsuz olur musunuz? Deneyeceğiniz son anahtarın da kilide uyup uymayacağından endişelenir misiniz?

Keşke şu bir üstteki ve baştan beşinci takıntı da diğer üçlünün ardından gelseydi de olayı bir "beşleme" yapıp kurtarsaydık diye düşünür müsünüz? Düşünemen!..

Minibüse binen ilk kişi iseniz sizden sonra binenlerin nerelere gideceğini olabildiğinizce aklınızda tutmaya çalışır mısınız? Yolculardan biri gideceği yerden daha önceki bir yeri söyleyip yolculuğun maliyetini düşürmeye çalıştığında ve söylediği yere gelindiğinde inmezse, aynadan şoföre meraklı gözlerle bakıp olayı anlayıp anlamadığına dair fikirler yürütür müsünüz?

Bulunduğunuz apartmanda çocuklu aileler varsa suçu onların üstüne atma şansınız bulunduğu için kapının arkasından otomatiğe asılır mısınız? Durmadan "bızzzııııııttt" diye öten otomatik diğer apartman sakinlerinin sinirini bozduğunu düşünerek pis pis güler misiniz? Sonunda dayanamayıp kapısını açıp bağırmaya başlayan apartman sakinlerinin sinirlerini ölçer misiniz? Hatta siz de kapıya çıkıp sağ sola bağırır mısınız? Bir yandan da otomatiğe basmaya devam eder misiniz? Eğer kapıya çıkmazsanız apartman sakinlerinin sizi yakalayıp linç edeceği hissine kapılır mısınız? Milletin bağırması durunca kısa bir süreli sessizlik yaratıp sadece bir an için "bızzt bıızzztttt" diye otomatiğe tekrar basar mısınız? Daha sonra apartmanda hasta ya da uyuyanlar olduğunu düşünüp üzülür müsünüz?

Karşıdan gelen kişi yanınızdan geçerken suratınıza esen rüzgarından kokusunu almaya çalışır mısınız? Eğer bakımsız birisiyse kokusunun pis olacağını düşünüp rüzgar gelirken nefesinizi tutar mısınız?

Icq ya da chat esnasında, sizin mesajınızla, yazıştığınız kişinin mesajı arasındaki zamana bakar mısınız? Bu zamana bakıp gelecekti mesajların da zamanını hesaplamaya çalışır mısınız? Eğer beklenilen zamandan geç geliyorsa yazışmaktan vaz geçer misiniz?

Odanızda bulunan dart tahtasının üzerindeki dartların yüksek rakamların üzerinde olmasına dikkat eder misiniz? Eğer 8'in altındalar iseler elinizle daha yüksek bir yere sabitleyip o şekilde bırakır mısınız?

20 Ağustos 2007 Pazartesi

Merak ediyorum (M.K.Ö)

merak kediyi öldürür ama merak ediyorum evet.

bu "şirinler" nası ürediler nasıl çoğaldılar?

şirinedenmi doğdular? eğer öyle ise şirine ortalık malımı?

yok değiller ise bunlar erkek erkeğemi ilişkiye girdiler?

ee o zaman bunlar hem homosexuel ilişkiye girip hemde nasıl ürediler?

Erkeklerden 75 Seks Önerisi

Erkekler kadınları yatakta nasıl görmek istiyorlar? Hayallerindeki seks tarzı ne? Bakalım öğrenelim neymiş.

1 "Adrenalinin yüksek olmasını seviyorum. Örneğin hiç beklemediğim zamanlarda bana seksi telefon mesajları çekmesine bayılıyorum" Adnan, 19, Öğrenci

2 "Yatakta da etkileyici görünmeye çalışıyorum. En güzel kokumu sürüp, saçlarımı onun sevdiği biçimde tarıyorum. Çekiciliğim ile onu baştan çıkarmaya çalışıyorum" Emre Ç, 34, Eczacı

3 "Sevişmek için sıradışı bir ortam yaratmaya çalışıyoruz. Bir defasında porno bir DVD koyup karşısına geçip filmde olanları taklit ederek sevişmiştik. Çok zevkliydi!" İlker, 26, Mühendis

4 "Ona yatakta sevdiği bir şarkı eşliğinde dokunmayı deneyin. Ben ne zaman öyle yapsam daha zevkli bir gece geçirdik"Yekta, 37, Müzisyen

5 "Bir yandan birbirinize fantezilerinizi anlatırken, bir yandan sevişin. Belki de fantezilerinizi anlatırken onlardan biri gerçek olacaktır." Alper K., 23, Öğrenci

6 "Kız arkadaşıma hiç beklemediği bir anda seks yapmak istediğimi söylüyorum. Bazen önceden programı yapılmamış şeyleri uygulamak daha keyifli oluyor" Cenk S., 33, Avukat

7 "Ayaktayken seks yapmayı deneyin. Seks illa ki de yatakta yapılır diye bir kural yoktur". Eray, 27, DJ

8 "Onu bir sex shop'a götürün. Güzel bir alışveriş yaptıktan sonra eve dönüp aldığınız şeyleri seyrederek sevişmeye devam edin. Hem eğlenceli hem yaratıcı oluyor" Harun A., 35, İş Adamı

9 "Seks yapmaya giyinik başlıyorum. Partnerimin de giyinik olmasını tercih ediyorum. Daha sonra yavaşça üzerimizdeki giysileri çıkarıyoruz. Sevişmenizi bir striptiz şova dönüştürüyoruz" İsmail, 26, Teknisyen

10 "Sevişirken partnerinizden yaşadığı ilk seks tecrübesini anlatmasını söyleyin. Sevgilim bana bunu anlattığında çok heyecanlanmıştım" Kenan, 30, Diş Hekimi

11 "Banyoda sevişmeyi deneyin. Ondan sonra da birlikte duş alın. Duşun altındayken yeniden sevişin". Kerem, 19, Öğrenci

12 "Onunla değişik bir fantezi yaşamak istiyorsanız çekingenliğinizi kırın" Mesut Ö., 28, Memur

13 "Gece yerine sabahları seks yapmayı deneyin. Böylece güne daha zinde başlayabilirsiniz." Rafet, 23, Gazeteci

14 "Kadınlar dominant erkekleri severler. Onlar üzerinde egemenlik kurmaya çalışın ve yatakta sert olun. Sizden daha çok etkilenecektir." Soner U., 34, Doktor

15 "Orgazma ulaşmasını kolaylaştırmak için vahşi bir köpek gibi olun. Vücudunun çeşitli yerlerine ısırıklar atın." Turgut İ., 28, Avukat

16 "Seks yaparken yatak odanıza gizli bir kamera yerleştirin. Daha sonra o kaseti defalarca izleyin. Artılarınızı ve eksilerinizi görün. En iyisine ulaşana kadar kendinizi kasete çekmeye devam edin." Zafer, 40, Memur

17 "Gecenin bir karanlığında kimsenin olmadığı bir sokakta, açık havada seks yapmayı deneyin. Bir yandan ciğerlerinize oksijen girerken diğer yandan birbirinizin keyfini çıkarın." Yavuz Y., 32, Ressam

18 "Bir tatil yöresinde, ıssız bir kumsalda bolca içki içtikten sonra, herkes uyurken orada seks yapın." Teoman R., 26, Mimar

19 "Partneriniz ağzında buz parçaları alıp ağzını iyice soğuttuktan ve seksi bir görünüm yarattıktan sonra onunla oral seks yapmayı deneyin." Sabri, 29, Yazar

20 "Partnerinizin vücuduna güneş yağı veya zeytinyağı sürün. Ardından vücudun kayan etkisiyle farklı bir sevişme deneyin." Oktay A., 38, İş Adamı

21 "Yatağa girmeden önce partnerinize ağda yapın. Hem tüylerinden kurtulsun hem de bütün doğallığı ile aranızda hiçbir gizlilik kalmamış olsun" Şener, 20, Öğrenci

22 "Her an birinin gelme ihtimali olan bir yerde seks yapın. Örneğin misafirliğe gittiğiniz bir arkadaşınızda, kapısını açık bıraktığınız bir odada sevişebilirsiniz. Heyecanlı olur." Murat H., 28, Reklamcı

23 "Uzun süreli ilişkilerde cinsel hayatınız rutinleştiyse üşenmeyin gidin komik kostümler alın ve evde öyle takılın. Örneğin siz Tarzan kılığına girin, kız arkadaşınız ise Pamuk Prenses." Rıza, 35, Öğretim Görevlisi

24 "Kız arkadaşınıza sevişirken stilettosunu çıkarmamasını söyleyin. Ayakkabısının sivri uçları sevişirken vücudunuza batsın." Okan, 25, Öğrenci

25 "Duş aldıktan hemen sonra sevişin. Vücudunuzun ıslak olmasından faydalanın." Mert, 38, Turizm

26 "Kız arkadaşınız siz iş yerindeyken ofise telefon etsin ve telefonda seks yapın. İş stresinizin bir anda düştüğünü göreceksiniz." Kıvanç U., 26, Animasyon

27 "Kız arkadaşınıza onu her zaman seksi görmekten hoşlandığınızı söyleyin. Böylece belki partneriniz sizi kırmızı rujlar sürerek ve sekse davet edici kıyafetlerle karşılayacaktır." İlhan, 21, Öğrenci

28 "Bir sevişmeniz sırasındaki seslerinizi teybe kaydedin. İstediğiniz zaman kendi sesinizi dinleyin. İyice baştan çıktıktan sonra yeniden sevişin." Ender Y., 33, Mühendis

29 "Sevişirken aynı zamanda partnerinize masaj yapın. Hoşuna gidecektir." Gazanfer, 39, İş Adamı

30 "Cinsel hayatınızdaki en iyi seks tecrübesinin hangisi olduğunu aranızda konuşun. Bir liste hazırlayın. Aranızda seçtiğiniz birinci geleni taklit ederek ve üzerine eklemeler yapmaya çalışarak en harika sevişmenizi deneyin." Faruk O., 27, Sporcu

31 "Güzel bir müzik eşliğinde dans ederken oral seks yapın." Egemen, 36, Sinemacı

32 "Doğum gününde ona en güzel seksi kıyafetleri, sütyen ve kilotları hediye edin. O akşamki partiniz seks partisi olsun." Çağlar, 38, Doktor

33 "Partnerinize nasıl bir seks hayal ettiğinizi e-posta gönderin. Değerlendirsin ve isteklerinize göre cevap versin." Kerim, 27, Elektronik Mühendisi

34 "İnternette yazılmış seks itiraflarını okuyun. Onlardan aldığınız tüyolarla değişik bir fantezi deneyin." Cem, 35, Reklamcı

35 "Yağmur altında ateşli bir şekilde öpüşün. Saat tutun ve iki saat durmadan öpüşmeye çalışın. Yağmurun ıslaklığı terinize karışsın." Aydın, 31, İş Adamı

36 "Bir gece lüks bir otel odasında sevişmeyi deneyin. Sabah uyandığınızda odanıza gelen müthiş kahvaltıyla kendinizi şımartın." Bora T., 32, Pazarlama

37 "Yatak odanızdaki ışık sistemini loş bir hale getirin. Mumlar yakın veya ışıkları kısın. Daha romantik olacaktır." Efe, 34, Pilot

38 "Erkekler sevişirken partnerlerinin inlemesine ve çığlık atmasına bayılırlar. Partnerinizin inlemesini azdıracak hareketlerde bulunun." Feyyaz, 29, Spor Öğretmeni

39 "Gözlerinizi bağlayarak sevişin. Birbirinizi görmeyince daha heyecanlı bir tecrübe yaşamış olabilirsiniz." İzzet, 35, Müzisyen

40 "Arkadaşlarınızdan seks önerileri alın. Aralarından en beğendiğinizi hemen uygulamaya çalışın." Metin. R., 23, Öğrenci

41 "Sevişirken kendinizi seyretmek için seviştiğiniz yerin hemen yanına bir boy aynası koyun. Zevkli olacaktır." Noyan, 45, Memur

42 "Sevişmeden önce çikolata veya pasta gibi libidonuzu yükseltecek yiyecekler yiyin." Tanju T., 26, Avukat

43 "Bir taraftan sevişirken, bir yandan da partnerinizin kulağına seksi hikayeler fısıldayın." Uzay, 39, Öğretmen

44 "Eve düzenli olarak seks dergileri alın ve oradan okuduklarınızı uygulamaya çalışın." Yiğit B., 43, Medya

45 "Bilgisayarınızın masaüstüne kız arkadaşınızın çıplak fotoğrafını koyun. Hatta bu fotoğraf kendi çektiğiniz bir fotoğraf olsun." Tan, 29, Sporcu

46 "Oda sıcaklığını 30 derecenin üzerine getirin. Sıcak bir ortamda seks yaparken kendinizi daha da ateşli hissedersiniz." Bilge U., 38, Doktor

47 "Sevişmeden önce partnerinizin vücuduna çikolata sürün. Bir yandan sevişin bir yandan da çikolatanın tatlı tadını damağınızda hissedin." Savaş, 18, Öğrenci

48 "Ona devamlı olarak çok seksi olduğunu söyleyin" Oğuz K., 28, Halkla İlişkiler

49 "Kız arkadaşınızın regl olduğu günlerde de sevişmeye ara vermeyin." Nejat P., 24, Medya

50 "Seks yaparken partnerinize fıkralar anlatın. Bir taraftan gülün diğer yandan seks yapın." Demir. A, 40, Aşçı

51 " Partneriniz belden yukarısındaki bütün elbiselerini çıkarsın ve pencerenin kenarına yaslansın. Sokağa masumca bir gülücük atarken arkasından gelin ve ona kuvvetlice sarılın" Caner, 28, İşletmeci

52 " Partneriniz kendi göğüslerini yalarken, siz de aynı anda onun göğüslerini yalayın. Çok zevkli oluyor" Ali, 35, İktisatçı

53 "Oral seks yaparken ellerini kullanmadan dizlerinin üzerine çökmüş bir kızı seyretmek çok eğlenceli oluyor." Mehmet, 24, Öğrenci

54 "Sevgilim beni yatakta kollarıyla çok kuvvetli bir şekilde sıkıştırsın. Sıkı bir şekilde sarılırken uykuya dalalım." Arda O., 37, Müzisyen

55 "Elleriyle başımın arkasını kapsın ve oradan başımın ön tarafına geçerek dilimi yalamaya başlasın." Dündar, 30, Arkeolog

56 "Bir bacağını benimkinin üzerine koysun ve diğer bacağını da sırtımın üzerine dolasın." Kutay, 29, Barmen

57 "Partnerim kulağıma fısıltılı aşk sözcükleri söyleyerek beni baştan çıkarsın. İlk tanışmamızı ve ilk sevişmemizi kulağıma fısıldayarak anlatsın." Olgun, 35, Modacı

58 "Beni arka üzeri yatırsın ve tüm vücut ağırlığı ile kendini cinsel organımın üzerine doğru bıraksın. Fakat heyecan katsayısını yükseltmek için bunu çok yavaş hareketlerle yapsın." Sökmen Y., 34, Gazeteci

59 "Cinsel organımı bütün seksi ihtişamıyla elleriyle ovalasın. Kendimi seksi bir oyuncak gibi hissetmeme neden oluyor." Zihni, 23, Tiyatrocu

60 "Sevişmemiz bittikten sonra üzerini giyinmeden seksi iç çamaşırlarıyla beraber uyumaya devam etsin." Toprak, 40, Yazar

61 "İşten döndüğümde kız arkadaşımı yemek yaparken bulmak ve "işim bittikten sonra sevişelim mi?" diye sormasını isterim." Rauf T., 27, Tekstilci

62 "Kız arkadaşım evime gizlice girip bilgisayarımın masaüstüne kendi seksi resimlerini yerleştirsin. Eve geldiğimde o resimleri bulup gece odama gittiğimde onu yatağımda çırılçıplak yatarken bulayım." Omay, 33, Kuaför

63 "Dilini dudaklarımın üzerinde gezdirsin, yalayarak beni öpsün." Levent, 25, Makyör

64 "Beni iş telefonumdan sadece o anda beni çok arzuladığını söylemek için arasın." Kaya U., 38, Öğretmen

65 "Beni bir sandalyeye oturtup ellerimi ve gözlerimi bağlasın. Benden nefret ettiğini ve ayrılmak istediğini söylesin. İşkence sahnesi ne kadar sürecek diye düşünürken bir anda elimden tutarak beni yatak odasına götürsün ve yatağa atsın. Söylediklerinin şaka olduğunu ve beni çok sevdiğini söylesin" Erdem, 34, Stilist

66 "Evin içinde devamlı seksi iç çamaşırlarıyla gezinsin. Perdeleri açık bıraksın, herkes onu seyretsin. Onu kıskanma ve arzulama duygusuyla sevişeyim." Berke A., 21, Öğrenci

67 "Partnerinizin günlük defterini gizlice ele geçirin ve her sayfasına seks fantezilerinizi yazın. Randevularına bakmak için defteri eline aldığında yazdıklarınızı görsün." Akel S., 37, Diyetisyen

68 "Partnerimin sevişmeden önce parmaklarımı emmesini seviyorum". Turgut, 25, Denizci

69 "Orgazma yakınken cinsel organınızın alt tarafını tutsun." Doğukan H., 39, Ekonomist

70 "Yatağa girmeden önce biraz fazla içki için. Belki sarhoş kafayla daha yaratıcı olabilirsiniz." Mazhar, 24, Serbest Meslek

71 "Sevgilimin kendini okşaması gerçekten çok tahrik edici!" Kaan, 33, Reklam Yazarı

72 "Sekste en zevk veren şey, sevgilinizin orgazm olduğunu görmek ve hissetmek" Ali, 42, İşletmeci

73 "Sevgilimin üstte olduğu pozisyonlara bayılıyorum, tam bir görsel şölen oluyor" Halit, 25, Spiker

74 "Ben hiçbir şey yapmasam, bütün inisyatif sevgilimin elinde olsa ve ben de ona uysam!" İskender, 28, Editör

75 "Spontane olun! Bir keresinde mutfakta yiyecek bir şeyler hazırlıyordum ve sevgilim gelip beni duvara doğru itip sevişmeyi başlattı, harikaydı." Remzi, 42, İş Adamı

azimle zken taşları deler

Duvarı delip hamile bıraktı

Cezaevindeki Kadriye Kübra Sevgi'nin nasıl hamile kaldığını araştıran müfettişler, sevgilisi Seylan Çördük'ün koğuşu ile arasındaki duvarda bir delik buldu. Cinsel ilişkinin 20 santim kalınlığındaki delikten gerçekleştiği ileri sürüldü.

Kartal Özel Tip Cezaevi'nde ortaya çıkarılan aşk skandalı, önceki gün koğuşta yapılan inceleme sonunda yeni bir boyut kazandı. 27 aydır tutuklu bulunan Balkan kardeşler cinayeti sanığı Seylan Çördük'ün aşık olduğu ve evlilik hazırlığı yaptığı Mısır Çarşısı'ndaki patlama olayının sanığı Kadriye Kübra Sevgi'yi koğuşlar arasındaki duvara açtığı delikten hamile bıraktığı iddia edildi.

Türkiye'nin en güvenli cezaevlerinden biri olan Kartal Özel Tip Cezaevinde yaşanan olay geçen hafta ortaya Kadriye Kübra Sevgi'nin hamile olduğunun anlaşılması üzerine ortaya çıkmıştı. Genç kadının yan koğuşta kalan cinayet sanığı Seylan Çördük'ten hamile kaldığı ileri sürülünce Adalet Bakanlığı skandalı soruşturması için cezaevine hemen iki müfettiş göndermişti. Cezaevi koridorlarda görüşe giderken karşılaşan ve selamlaşmayla başlayıp giderek aşka dönüşen Çördük ile Sevgi'nin ilişkileri genç kadının hamile kalmasına kadar gitmişti.


CİNSEL ORGANIN BOYU ÖLÇÜLDÜ

Cezaevinde inceleme yapan ve ifade alan müfettişler hafta sonu görevlilerle birlikte Çördük'ün koğuşunda inceleme yaptı. Bu inceleme sırasında duvarda üzerine bir resim yapıştırılarak saklanan 8-10 santim çapında 20 santim uzunluğunda bir delik bulundu. Sevgi'nin koğuşuna açılan deliğin nasıl açıldığı araştırılırken ifadesi alınan Çördük, deliği sadece karşılıklı konuşabilmek için açtığını söyledi. Durumdan şüphelenerek ilişkinin bu delikten gerçekleştiğini düşünen görevliler, DNA testi için Adli Tıp Kurumu'na gönderilen Seylan Çördük'ün önceki gün de cinsel organının boyunun ölçüldüğü bildirildi. Bevliye uzmanın tarafından yapılan ölçümde ereksiyon halindeki cinsel organın 25 santim olduğu belirlenirken görevlilerin şüphelerin haklı olduğunu düşünerek soruşturmayı bu yöne kaydırdığı iddia edildi. Bu arada dün cezaevine giden Çördük'ün Avukatı Bilal Kalaycı müvekkilinin kendisine bu iddiaları doğruladığını söyleyerek ‘‘Müvekkilinin penisi ereksiyon halinde iken ölçmüşler. Odasında bulunan delikten ilişkinin gerçekleştiğinden şüpheleniyorlarmış. Müvekkilimin penisi deliğin uzunluğundan zannedersem 5 santim uzunmuş. Uzmanlardan bu konuda bilgi istemişler’’ dedi. Avukat Bilal Kalaycı olay ile ilgili yaptığı ilk açıklamada cezaevinin güvenlik zafiyetinden ziyade müvekkilinin becerisi ile ilişkinin yaşandığını söylemişti.

Bilinmesi gerekipte bilinmeyenler

• Fareler kusamaz.
• Zürafalar yüzemez.
• Yılanlar duyamaz.
• Karıncalar uyuyamaz.
• Kirpiler suda batmaz.
• Kutup ayıları solaktır.
• Sineklerin 5 tane gözü vardır.
• Zürafanın ses telleri yoktur.
• Yunuslar bir gözlü açık uyurlar.
• Develerin 3 tane kaşı vardır.
• Bir sineğin hızı saatte 8 km.dir.
• Zürafanın dili 35 cm. kadardır.
• Istakozların kanı mavi renktedir.
• Kelebekler ayaklarıyla tat alırlar.
• Fil zıplayamayan tek memelidir.
• Sığırların 4 tane midesi vardır.
• Kangurular geri-geri yürüyemezler.
• Kediler şeker tadını ayırt edemezler.
• Atlar 1 ay kadar ayakta kalabilirler.
• Fare, bir deveden bile daha uzun süre
susuz kalabilir.
• Timsahlar dilini dışarı çıkaramazlar.
• Zebralar beyaz üzerine siyah çizgilidir.
• Baykuş mavi rengi görebilen tek kuştur.
• 2600 kadar kurbağa cinsi var.
• Yetişkin bir ayı at kadar hızlı koşabilir.
• Sadece domuzlar güneşten yanabilir.
• Deniz kobrası dünyanın en zehirli
yılanıdır.
• Bir karıncanın koku alma yeteneği en
az bir köpeğinki kadar gelişmiştir.
• Hayvanların en büyüğü mavi balinadır.
(uzunluğu 33 m., ağırlığı 190 t.)
• Kuşlara şimşek çarpmaz. Çünkü elektrik
onların tüyünden geçemez.
• Sadece dişi sivrisinekler ısırır.
• Bir devekuşunun gözü beyninden büyüktür.
• Deve deniz suyu içebileceği gibi bir
defada 250 litre su da içebilir.
• Bir insanın su ve yemek olmadan
yaşayabildiği en uzun süre 18 gündür.
• Karınca kendi ağırlığının 50 katını
taşıyabilir.
• Çekirgenin kulağı dizindedir.
• Yeryüzünün en sıcak yeri Afrika'da
El-Ezize bölgesidir. (Gölgede 58 derece)
• Yeryüzünün en soğuk yeri Antarktika'da
Vostok (Rusya) bölgesidir. (- 88.3 derece)
• Uzaya ilk defa 12.04.1961 tarihinde
Yuri Gagarin uçtu.
• İlk defa aya 21.07.1969 tarihinde
Neil Armstrong ayak bastı.
• Eski Roma'da şişeden hazırlanmış
kaplar altın ve gümüşden daha değerli
sayılırlardı.
• Dünyada en eski üniversitesi 989
yılındaki Mısır'ın El-Ezher üniversitesidir.
• Dünyanın en genç üniversite öğrencisi
11,5 yaşındaki Ganesh Sittampalam'dır.
• İlk yeraltı tünel 1 km. uzunluğunda
olmuş ve bundan 4 bin yıl önce Irak'ta
Fırat nehrinin altından geçmişdir.
• Paraguay dünyanın en yağışlı bölgesidir.
Bölgede yağmur neredeyse ara vermez.
• Dünyada 2000 e yakın halk ve 3000'e
yakın dil var.
• Tarih boyu yapılmış savaşların en uzunu
İngiltere ile Fransa arasında olmuştur.
Bu savaş 115 sene(1338-1453) sürmüştür.
• İnsanın saçında 102 bine yakın, derisinde
ise 20 bine yakın kıl olur. Kıllar her
gün 0.35-0.40 mm. uzar.
• İngiltereli Thomas Korne 207 sene yaşamıştır.
• Dünyanın en uzun ömürlü insanı Çin'de
253 sene yaşamıştır. (1680-1933)
• Güneş dünyadan 330,330 kat daha büyüktür.
• Bir köstebek sadece bir gecede 90 m.
tünel kazabilir.
• Bir hamam böceği kafası koptuktan
sonra açlıktan ölmeden 9 gün yasayabilir.
• Eski Mısırlılar taştan yapılmış
yastıklarda uyurlardı.
• Bir hipopotam ağzını açarsa 120 cm
boyunda bir insan onun içine rahatça
sığabilir.
• Boğalar renk körüdür, bundan dolayı
matadorun elindeki beze saldırırlar;
rengi ne olursa olsun.
• Ortalama bir buzdağı 20,000,000 ton
gelir.
• Zehirli oklu kurbağada 2,200 insanı
öldürebilecek kadar zehir bulunur.
• İnsan vücudundaki en güçlü kas dildir.
• Hapşırdığımız zaman kalbimizde dahil
olmak üzere bütün vücut fonksiyonlarımız
bir an için durur.
• Gözleri açık tutarak hapşırmak imkansızdır.
• Kadınlar erkeklere oranla iki kat daha
fazla göz kırparlar.
• Penguen yüzebilen ama uçamayan tek kuştur.
• Sadece insanlar ve yunuslar zevk için
cinsel ilişkide bulunurlar.
• İnsan elinde, en yavaş uzayan tırnak baş
parmakta,en hızlı uzayan tırnak ise orta
parmaktadır.
• İnsanlar 200 milyon soluk alıp verme, 1
milyar kalp atışı, 300 milyon mide kasılması
ve 20 milyar göz kırpması • adar yaşarlar.
• İnsanlar beyinlerinin % 10'nu kullanırlar.
• Bir insan yedi dakika içerisinde uykuya
dalar.
• Sıcak su soğuk sudan daha ağırdır.
• Yetişkin bir insan günde ortalama
23.000 kez nefes alır.
• Sarışınların esmerlere göre daha fazla
saçı vardır.
• Soğan doğrarken sakız çiğnemek göz
yaşarmasını önler.

Reklamlardaki ince ayrıntılar

reklam: Turkcell 'in köyde geceleyin ders çalışan kız reklamı...

bir köy görüntüsü, kar altında ve soluk ışıklı, sokak lambaları kendi
dibindeki beyazlığı aydınlatma görevini yerine getirirken, evlerin
perdelerinin arkasından sızan aile ortamı ışıkları kimbilir o evlerde
nelerin yaşandığına dair ipuçları vermeye çalışır gibi. herkese, ilk gördüğü
anda ince bir hüzün, hasret ve şehirdeki sıkılmışlığa karşın minik bir
ferahlık veren bir resim, son derece güzel bir başlangıç.

dersi başında oturmuş bir kız çocuğu çalışıyor, yalnız köy yeri adetlerine
göre ikinci çocuğuna hamile olması gereken bir yaşta, ama rolünü adam gibi
yapsın diye bu yaşta bir kızı seçen yapımcılar, farkında olmadan kızını
okula gönderen aydın baba olgusunu gündeme getirmişler ama bunu hesaba
kattıklarını hiç sanmıyorum. pijamasını giydiği takdirde dersine
çalışamadığı da gün gibi ortada, çünki kız hala okul kıyafetleriyle oturuyor
o saatte.

ve o anda köyün elektrikleri kesiliyor, ama küçük ve iddiasız görünümüne
göre aslında oldukça gelişmiş bir köy olduğu belli çünki elektrikler bir
anda tüm köyde kesileceği yerde bölge bölge kesiliyor, buradan da köyün
belli başlı mahallelerine (her mahalle 11 evden falan oluşuyor) ayrı trafo
konulmuş.

ödev konusu izafiyet teorisi olan kızımız, o anda "bilgisayarım yok" diyor,
yani ödev yapma olayını çoktan internetle ilişkilendirmiş, buradan ödev
sitesi nokta kom'un müdavimi olduğunu belli ediyor, demek ödev sitesi
kullanıcı adı alacak kadar kendini geliştirmiş. sonra da "bilgisayar olsa bile elektrikler yok" diyerek, bu kadar bilgisayar birikimine rağmen notebook kavramından bihaber olduğunu görüyoruz.
ama tabi wireless router gibi diğer cihazların da elektrikle çalıştığı gibi bir gerçek olsa da, odasında devamlı canlı bir selocan bulundurabilen böyle bir ıt kullanıcısının, gprs'den mutlaka haberi olmalıydı.

bu halde kızcağız çaresizlik içinde aranırken, aklına orada kendi halinde
oturan selocan geliyor ve ona soruyor. tabi bu arada köyde elektrikler
kesikken selocanın üzerine doğrultulmuş eşşek kadar projektöre nereden
elektrik sağladıkları da ayrı bir konu, ama sadece dikkatinizi çekmekle
yetineceğim.

selocanın, kıza cevabı da çok ilginç, "ben izafiyet bilmem, interneti
bilirim". tabiki minik selocanımızın e eşittir em ce kare formülünü ve bir
cismin enerjisinin miktarını, kütlesiyle ışık hızının karesinin çarpımına
eşit olduğunu, (einstein'in de nasıl bir dürtüyle bu formüle ulaşmaya
çalıştığı da ayrı bir konu ama onu başka zaman irdeleyelim) bilmesi tabii ki
beklenemez. ama zaten bilse de "aynştayn kardeşim aynştayn" diyerek reklamı yarıda kesmesi ve o kadar prodüksiyon masrafının şeyine koyması tabii ki beklenemez.

bu sahnede bu küçücük çocuğun, o kızımızın odasında üstüne çevrilmiş ve tüm elektrik şebekelerinden bağımsız çalışabilen eşşek kadar bir projektörle
hazır beklemesinin ardındaki hikayeyi de insan merak ediyor. muhtemelen
"çocuğum sen gel bize, evinden annenden babandan ayrıl, şu şu köye git
* orada şu şu kızı bul, onun odasında otur,
arkadaşlar da projektörü halledecekler, olur a kız geceleyin ders çalışırken
bir anda elektrikler kesilirse, sana soru sorar, sen de internet arama
motoru falan yardım edersin" demişlerdir, bu arada o selocanın anne-babasına nasıl bir rakam teklif edildiğini hayal bile edemiyorum.

neyse reklama geri dönelim, selocan cep telefonunu kızımıza götürür ve
internete girmesini söyler, söz aralarında vapur bekliyormuş gibi kızın
yüzüne uzuun uzuun ve anlamsız bakan ve nihayet en sonunda "arama moturunu aç" diyebilen selocanımızın kıza verdiği telefon, çok önceleri çobanın oğlunun, ağlayarak babasını arayıp kuzuyu kaybettiğini söylediği reklamdaki cep telefonunun modern bir versiyonu olduğu gibi bir şüpheye de, insan haliyle kapılıyor.
bu arada "lan elli gündür şu odada yemeden içmeden bu kıza yardım edeceğim günü bekliyordum valla, işte gün bu günmüş anasını satayım" gibi bir heyecandan son derece uzak olduğunu saklamayan selocanın
talimatlarıyla arama moturuna girip de 'izafiyet' yazan kızımız, "aynştayn"
cevabıyla son derece mutlu olur ve yine selocan "işte buldun cevabı" diye
tüm köyde yankılanabilen ses tonuyla olayı türksel sayesinde çözdüğünün
altını çizmektedir.

bu arada alttan hızlı hızlı geçen "bu servis, coğrafi koşullara, kullanılan
cep telefonunun türüne ve internette ulaşılmaya çalışılan sitenin hızına
bağlı olarak da değişim göstermektedir." gibilerinden üzeri kapalı olarak kısaca "her heves eden öğrenci, elektrikler kesildiği zaman illaki interneten ödev mödev bulamaz, illa bulacaksanız, adam gibi telefon alın ve büyük şehirde oturun" demektedir.

ve son sahne olarak ali poyrazoğlu'nun artık turkcell'le özdeşleşmiş olan
"alın, tüketin, konuşun, ne yaparsanız yapın, bize daha çok para kazandırın"
laflarından başka birşey demiyormuş gibi gelen ses tonu, reklamın kapanışına
eşlik eder.